TÜRKİYE’DE ÇEVRE ALANINDA FAALİYET GÖSTEREN SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI VE BU SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ FAALİYETLERİNE KATILIM
TEMA VAKFI ÖRNEĞİ
DANIŞMAN
Prof. Dr. Mustafa KOÇANCI
HAZIRLAYAN
AHMET GÜRDOĞAN
AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ
İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ
SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ
ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ DÖNEM ÖDEVİ
ÖZ
Demokrasinin gelişmesinde ve toplumun iyileştirilmesinde önemli bir yeri olan sivil topum kuruluşları belirli bir kitleye yönelik çalışmalarda bulunduğu gibi toplumun tamamına yönelik çalışmalarda da bulunabilmektedir. Çalışmamız, Türkiye’de çevre alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarından birisi olan TEMA Vakfı’nı, TEMA Vakfı’nın faaliyetlerini ve TEMA Vakfı’nın faaliyetlerine katılımı değerlendirmeyi amaçlamaktadır.
Anahtar Kelimeler: Demokrasi, Sivil Toplum, Katılım, Çevre, TEMA Vakfı
1. GİRİŞ
İnsanların toplu halde yaşaması kadar eski olan “Sivil Toplum”, tarihsel süreç içerisinde gelişmelerden etkilenmiş ve her dönem için ayrı yorumlanmıştır. Yorumlar her ne kadar değişiklik gösterse de genel anlamda aynı düşünceyi ifade etmektedir. Sivil toplum, en yalın ifade ile toplumun ihtiyaçlarını gönüllü bireylerin katkıları ile gidermesi diyebiliriz. Devletin ortaya çıkması ile birlikte sivil toplum devlet ile ilişkilendirilerek tanımlanmaya, ifade edilmeye, açıklanmaya çalışılmıştır. Daha sonrasında ise ekonomik düzene göre yorumlanmaya çalışılmıştır sivil toplum.
Kavramı daha yakından inceleyecek olursak, sivil toplumun demokrasi ile yakın bir ilişkisinin olduğunu söyleyebiliriz. ,
Günümüzde kendisinden sıkça bahsettiren sivil toplum için “Modern Sivil Toplum” ya da “Çağdaş Sivil Toplum” denilmektedir. “Modern sivil Toplum” ya da “Çağdaş Sivil Toplum” ise sivil toplumun küreselleşme hareketinden etkilenmesi sonucu yorumlanan sivil topluma verilen isimdir. Özünde yine toplum ihtiyaçlarını gönüllü olarak gidermek vardır. Fazlalık, bu hareketin küresel boyuta ulaşabilir olmasıdır. Bu da küreselleşmenin bir etkisidir.
Dünya genelinde yüzbinlerce sivil toplum kuruluşu bulunmakta ve bu sivil toplum kuruluşları eğitimden sağlığa, yardımdan çevreye onlarca faaliyette bulunmaktadır. Ancak her ülkenin sivil toplum kuruluşu algısı aynı değil.
Çalışmamız kapsamında; sivil toplum ve sivil toplum kuruluşu ifadelerini açıklamakla beraber özellikle Türkiye’deki sivil toplum algısını ve sivil toplum kuruluşu konusunu açıklayacağız. Türkiye’de, sivil toplumun farklı algılanmasının sebepleri arasında darbeler olduğunu söyleyebiliriz. Darbeler hem Osmanlı Devleti döneminde, hem de Türkiye Cumhuriyeti döneminde Türk halkının “sivil” kavramını asker karşıtı olarak yerleştirmesinden kaynaklanmaktadır. Türk halkı için, üniformalı ve üniformasız durumlarının sivillikle bağdaştırılması sivil toplum algısında farklılığa neden olmuştur.
Çalışmamız, Türkiye’de çevre alanında faaliyet gösteren TEMA Vakfı üzerinden, “Sivil Toplum” kavramını açıklamakla beraber ülkemizdeki sivil toplum geçmişini, Türk toplumunun “sivil toplum” algısını, Türk toplumunun sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerine katılımını, Türkiye’deki sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerinin yeterliliği gibi konulara cevap olacak.
İçindekiler
2. Kavramsal Olarak Sivil Toplum
“Sivil Toplum” olgusunun ne anlama geldiğini merak edip araştıracak olursanız karşınıza birçok tanım çıkacaktır. Sosyal bilimciler tarafından farklı farklı tanımlanmakta ve her tanım kendi içerisinde doğru sayılmaktadır. Sosyal bilimcilerin “Sivil Toplum” olgusu üzerinde uzlaşamaması normaldir. Çünkü “Sivil Toplum” olgusu insanların toplu halde yaşamaya başlaması ile ortaya çıkmış ve günümüze ulaşmıştır. Diğer birçok kavram gibi, olgu gibi “Sivil Toplum” da tarihsel süreçte birçok olaydan etkilenmiştir.
Antik Yunan’a kadar uzanan olgu, içinde bulunulan döneme göre tanımlanmıştır. Antik Yunan’da “Yurttaşa” karşılık gelen olgu 17. Ve 18. Yüzyıllarda liberalizmin etkisinde tanımlanmış, 19. Yüzyılda ise dönemin toplum bilimcileri, kendi dünya görüşleri doğrultusunda tanımlamaya çalışmıştır. Günümüzde ise, yani çağdaş anlamda ise birey ile devlet arasındaki ilişkiyi daha sağlıklı hale getirmek için kurulmuş örgütler olarak ifade edilmektedir.
Modern anlamda “Sivil Toplum” 1980’lerde yaygınlaşmıştır. 1980’lerden itibaren sivil toplum, devlet kurumlarının dışında kalan ve devletten bağımsız çalışan politik, sosyal, kültürel, hukuki ve çevresel hedefler doğrultusunda lobi, ikna ve eylem yöntemleriyle çalışan ve burada çalışanların gönüllülük şartıyla kar amacı gütmeyen, gelirlerini bağışlar veya üyelerinin ödemeleri ile sağlayan kuruluşlardır. Topluma yararlı bir hizmet geliştirmek için kurulmuş yasal topluluklardır. Her kesime ve kişilere yardım etmek en temel amaçlarıdır.
Gönüllü kavramından bahsedecek olursak, gönüllü, içinde bulunduğu toplulukta herhangi bir karşılık ya da çıkar beklemeksizin bir iş yapmayı kendiliğinden üstlenilmesidir.
3. Sivil Toplum Kuruluşları
Sivil toplum kuruluşları, örgütlenme biçimleri içerisinde üçüncül örgütlenme içerisinde yer almaktadır. Üçüncül örgütlerle, devlet kuruluşu olmayan, kâr/kazanç/ticari amaç gütmeyen ve gönüllülük paydasında toplanan bireylerden oluşan örgütlenmelerdir. Bu örgütlenmelerin temelini gönüllülük oluşturmaktadır. Üçüncül örgütler ya da diğer bir değişle sivil toplum kuruluşları, demokrasinin gelişmesine, toplumun iyileşmesine ve toplumsal sorunları daha şeffaf bir şekilde çözmeyi sağlayan yapılardır.
Demokrasi ile sivil toplum/sivil toplum kuruluşları arasındaki ilişkiyi anlamak için ülkelerdeki sivil toplum kuruluşlarının sayılarına bakmak yeterli olacaktır. Sivil toplum kuruluşları, yapısı itibarı ile demokratik katılımı geliştirmesi sayesine ülke genelindeki demokrasi kültürünü de olumlu yönde etkiler.
Sivil toplum çevre, sağlık, eğitim olmak üzere birçok alanda kurulan gönüllü topluluklardır. Faaliyetleri uzun süreli olmak kaydıyla oluşturulurlar. Toplumda oluşan sorunlara uzun vadede çözüm bulma aşamasına bizzat katılan ve böylece siyasal faktörleri hayata geçirecek politikalar üretmeye yönlendirmek için çalışan farklı farklı gönüllü olan örgütlerin devlet denetimi olmadan kendi istek ve iradeleriyle kurdukları ortak alandır.
4. Dünya’da Sivil Toplum Kuruluşları
Sivil toplum ve sivil toplum kuruluşlarının çok uzun zamandır var olduğunu konunun başında belirtmiştik. Ancak modern anlamda sivil toplum kuruluşlarını inceleyecek olursak dünya genelinde 1970’li yıllarda ortaya çıktığını söyleyebiliriz. Modern anlamda sivil toplum kuruluşlarının büyük bir kısmı, demokrasi kültürü daha eski olan Avrupa Kıtası’nda ortaya çıkmıştır.
Büyük kısmı kıta Avrupa’sında kurulan sivil toplum kuruluşları, küresel boyutta faaliyet göstermektedir. Faaliyet alanlarına göre hemen her bölgede ve ülkede faaliyet gösteren bu kuruluşlar, lobi faaliyetleri ile hükümetlerin önüne geçebilmekte veya hükümetlere geri adım attırabilmektedirler.
5. Türkiye’de Sivil Toplum Kuruluşları
Türkiye’de, sivil toplum olgusunu tarihsel olarak Osmanlı dönemine kadar götürmemiş mümkün. Bugün farklı alanlarda faaliyet gösteren birçok sivil toplum kuruluşu Osmanlı döneminde faaliyete başlamıştır. Eğitim alanından sağlık alanına yardımlaşmaya birçok alanda faaliyet gösteren sivil toplum örgütleri, Osmanlı döneminde faaliyete başlamış ve günümüzde de faaliyetlerine devam etmektedir. Vakıf olarak anılan bu örgütler “Sivil Toplum” ve “Sivil Toplum Kuruluşu” kavramına tam olarak uymaktadır. Eğitim alanında faaliyet gösteren “Darüşşafaka” ve sağlık alanında faaliyet gösteren “Kızılay” Osmanlı’dan günümüze faaliyetlerini sürdüren sivil toplum kuruluşlarına birer örnek. Bu kuruluşlar vakıf olarak anılmakta ve hem üçüncül örgütlenme tanımına hem de sivil toplum tanımına uymaktadır.
Tanımsal olarak üçüncül örgütler kamu kuruluşları ile kâr/kazanç/ticari amaç gütmeyen örgütlenmelerdir. Bu örgütlenmeler aslında bir noktada da sivil toplum kuruluşlarını ifade etmektedir. Sivil toplum kuruluşlarının tanımına bir ekleme daha yapacak olursak, sivil toplum kuruluşları gerek üyeleri gerekse faaliyetlerin gerçekleştirilmesi kapsamında gönüllülük esas olandır. Yani sivil toplum kuruluşlarının en belirgin özellikleri; devlet kuruluşu olmamaları, kâr/kazanç/ticari amaç gütmeyen ve gönüllülük paydasında toplanan bireylerden oluşması diyebiliriz.
Açıklamamızı yaptık ancak yine birtakım eksiklikler ön plana çıkmaktadır. Şöyle ki, ülkemizde kurulmuş olan birçok üçüncül örgütlenme sivil toplum kuruluşu olarak geçse de bunların çok azı tam anlamıyla sivil toplum kuruluşu olarak sayılır. Osmanlı’dan günümüze devam eden kurumlar arasında sivil toplum kuruluşlarının olduğunu söylemiştik. Aslında bugün faaliyet gösteren birçok kurum/kuruluş ya Osmanlı’dan günümüze devam edenleridir ya da o düşünce ile kurulanlardır. Bu konuda örnek olarak “Lonca” ya da “Ahi” teşkilatlarını örnek olarak verilebilir. “Lonca” ve “Ahi” düşüncesi Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde pazarı ve esnafı/zanaatkârı denetlemek, kontrol etmek ve pazarda güveni sağlamak ile görevli kurumlardı. Bugün bu görevi meslek odaları yapmaktadır. Her mesleğin kendine özel bir meslek odası vardır ve bu meslek odaları hem yerel boyutta hem de il ulusal boyutta görev yapmaktadır. Ancak meslek odalarını ya da ataları olarak kabul ettiğimiz “Lonca” ve “Ahi” teşkilatlarını üçüncül örgütlenmelere dolayısıyla da sivil toplum kuruluşlarına dâhil edemeyiz. Çünkü bu örgütler, devlet kurumu olmasalar bile faaliyetlerinde bir maddi amaç olduğu için üçüncül örgütlenme sayılamazlar.
Bu konuda meslek odaları yalnız değil. Meslek odalarını siyasi partiler izlemektedir. Siyasi partiler de bir devlet kurumu değiller ve çalışmalarında maddi kazanç yok ancak siyasi partiler dâhil oldukları seçimlerde kazanmaları durumunda devletin, yürütme mekanizması ile bir parçası olacaklar. Seçimi kazanamasa bile bir siyasi parti, çalışmaları bakımından bir maddi kazanç peşinde olduğu için siyasi partilerin de sivil toplum kuruluşu sayılmaması gerekir.
Ülkemizde sivil toplum kuruluşu olarak sayılamayacak bir örgütlenme biçimi de kooperatiflerdir. Kooperatifler, katılım noktasında gönüllü olsa da çalışmalarında maddi kazanç olduğu için sivil toplum kuruluşu olarak sayılmaması gerekir.
Bu konuda verilebilecek birkaç tane daha örnek mevcut ancak bu karışıklığın sebebini açıklamanın daha doğru olacağını düşünüyoruz.
Türkiye’deki sivil toplum algısı, dünyadaki sivil toplum algısından farklı algılanıyor. Bu farklılık “Sivil” kavramından kaynaklanıyor. Türkiye’de, “sivil” kelimesinin karşılığı “resmi” ya da “askeri” kelimeleridir. Türkiye’de “sivil toplum” denildiği zaman, üyeleri asker veya devlet memuru olmayan toplum olarak algılanmaktadır. Bu farklılık “sivil toplum kuruluşları” sınıflandırmasında da karşımıza çıkmaktadır. Türkiye’de meslek odaları, sendikalar, vakıflar, dernekler, spor toplulukları ve dini cemaatler sivil toplum kuruluşları kapsamına girmektedir. Bu durumda, Türkiye’deki sivil toplum kuruluşlarının sayısının yüz bini aştığını söyleyebiliriz.
Türkiye’de sivil tolum örgütleri, zaman zaman siyasal politikaların etkisinde kalmaktadır. Bu durum bazen sivil toplum örgütlerinin amaçlarını değiştirse de sivil toplum kavramı özünü korumaya çalışmıştır.
Sivil toplum kuruluşları kapsamında, en çok karşılaşılan örgütlenme derneklerdir. Dernekler içerisinde de hemşeri örgütlenmeleri ön plana çıkmaktadır. Dernek sayıları fazla olsa bile faaliyet süreleri kısa olmaktadır. Bu durumun en temel sebeplerinden birisi, birey için sivil toplum kuruluşunun bir araç olarak görülmesinden kaynaklanmaktadır. “Koltuk” sahibi olmak isteyen ya da siyasal hayata dâhil olmak isteyen bireyler, sivil toplum kuruluşlarını bir araç olarak görmektedirler. Buna ek olarak toplumumuz içerisinde yaygın olan “Küçük olsun bizim olsun” düşüncesi ile bireyler, ilgili yasalarda belirtilen şartları sağladıktan sonra bir dernek kurarlar ancak bu dernek pek de etkili olmaz. Bu tür dernekler isimlerinden de belli etmekte aslında amaçlarını ve ister istemez alay konusu olurlar. İsimleri, üç aşağı beş yukarı, “Kanatlı Hayvanları Koruma Derneği” gibi dernekler iddialı gibi gözükseler de kısa zamanda kapanmaktadırlar.
Elbette tüm dernekler için bu durum geçerli değil. Bazı dernekler işlerini devlet ciddiyetiyle yapmakta ve bir devlet kurumu olarak düşünülmektedir.
Türkiye’de, modern anlamda sivil toplum faaliyetleri altmışlı yıllarda başlamış ancak küresel gelişmelerin de etkisiyle seksenlerde kendisini göstermiş ve doksanlı yıllarda hız kazanmıştır. Seksenlerden bu yana STK’ların Türkiye’de önemi giderek arttığını, sivil toplum söylemini siyasal partiler hatta devlet tarafından kullanıldığını ifade etmek mümkündür. 2018 yılından itibaren STK’ların sayılarının 150 binin üzerine çıktığı tahmin ediliyor. Ağırlık olarak açılan STK’lar hemşeri örgütleri, vakıflar, meslek odaları, düşünce kuruluşlar şeklindedir.
5.1. Faaliyet Alanlarına Göre Sivil Toplum Kuruluşları
Türkiye’de toplam sivil toplum kuruluşu sayısı toplamda 289117’dir*. Bu kuruluşların,176288’i fesih durumunda**, 112829’u faal durumda***. Faal olan sivil toplum kuruluşları da faaliyet alanlarına göre sivil toplum kuruluşlarının faaliyet alanlarına göre dağılımı;
Çalışma Alanları | Dernek Sayısı | Yüzde |
Mesleki Ve Dayanışma Dernekleri | 35.277 | 31.27 |
Spor ve Spor ile İlgili Dernekler | 22.721 | 20.14 |
Dini Hizmetlerin Gerçekleştirilmesine Yönelik Faaliyet Gösteren Dernekler | 18.182 | 16.11 |
Eğitim Araştırma Dernekleri | 6.040 | 5.35 |
Kültür, Sanat ve Turizm Dernekleri | 5.640 | 5.00 |
İnsani Yardım Dernekleri | 5.618 | 4.98 |
Bireysel Öğreti ve Toplumsal Gelişim Dernekleri | 2.540 | 2.25 |
Sağlık Alanında Faaliyet Gösteren Dernekler | 2.522 | 2.24 |
Toplumsal Değerleri Yaşatma Dernekleri | 2.328 | 2.11 |
Çevre, Doğal Hayat ve Hayvanları Koruma Dernekleri | 2.319 | 2.06 |
İmar, Şehircilik ve Kalkındırma Dernekleri | 1.727 | 1.53 |
Hak ve Savunuculuk Dernekleri | 1.493 | 1.32 |
Engelli Dernekleri | 1.382 | 1.22 |
Kamu Kurumları ve Personelini Destekleyen Dernekler | 1.150 | 1.02 |
Düşünce Temelli Dernekler | 1.147 | 1.02 |
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Alanında Faaliyet Gösteren Dernekler | 700 | 0.62 |
Uluslararası Teşekkürler ve İşbirliği Dernekleri | 647 | 0.56 |
Dış Türkler İle Dayanışma Dernekleri | 632 | 0.56 |
Şehit Yakını ve Gazi Dernekleri | 376 | 0.33 |
Yaşlı ve Çocuklara Yönelik Dernekler | 321 | 0.28 |
Çocuk Dernekleri | 13 | 0.01 |
|
5.2. Yıllara Göre Sivil Toplum Kuruluşları
( (Başkanlığı, Yıllara Göre Faal Dernek Sayıları, 2017) )
Türkiye’de son on sekiz yıl içerisinde genel anlamda sivil toplum kuruluşu sayısı artış göstermiştir, ancak tablodan da anlaşılacağı gibi 2004 yılında bir düşüş yaşanmıştır. Düşüşün yaşanmasının nedeni, 5253 sayılı Dernekler Kanunu’nun* 2004 yılında değiştirilmesinden kaynaklanmaktadır. Mevcut derneklerin yeni kanuna uygun olmaması sebebiyle kapatılmış olması, Türkiye’deki sivil toplum kuruluşlarının sayısında bir azalmaya neden olmuştur.
6. Dünya’da Çevreci Sivil Toplum Kuruluşları
6.1. Greenpeace
Küresel ısınmanın ve iklim değişikliğinin sebepleri arasında yer alan enerji konusunda devrim başlatmak amacıyla, bilinçli ve bilinçsiz olarak tahribata uğrayan deniz ve orman kaynaklarını tüketmekte olan ademoğlunu bilinçlendirmek ve bununla ilgili küresel boyutta maddi-manevi destekçileri sayesinde faaliyet göstermekte olan Greenpeace, Avrupa’nın önde gelen çevreci sivil toplum kuruluşudur.
Greenpeace, bağımsızlığını korumak için hiçbir hükümetten veya şirketten bağış ve talep kabul etmezken birçok kıtada toplam 40 ülkede ve 28 bölgede, bölgesel veya ulusal ofisle faaliyet göstermektedir.
Uluslararası anlaşmalara, lobi ekinlikleri ile ağırlığını koyan Greenpeace, bu alanda halen müthiş bir özveri ile faaliyetlerini sürdürüp geleceği kararmakta olan Dünya’mıza büyük bir ışık olacaktır.
Ayrıca, Greenpeace Akdeniz adıyla Türkiye’de de faaliyet göstermektedir. (Akdeniz, 2014)
6.2. WWF ( WORLD WİLDLİFE FUN) / DÜNYA DOĞAYI KORUMA VAKFI
Uluslararası doğa koruma kuruluşlarından birisi olan WWF, dünyada 100’den fazla ülkede çalışmalar yürütmektedir. Logosundan da anlaşılacağı üzere, daha çok nesli tükenmeye yüz tutmuş veya bu şartlar altında önlem alınmazsa nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalan hayvanları koruma iç güdüsüyle hareket eden WWF, sayısız başarılı projeleri ile yaklaşık yarım yüzyıla dayanan süredir küresel boyutta hizmet vermektedir. Bunun yanında diğer canlı türlerini, bitkileri, de göz ardı etmemiştir.
1996 yılından bu yana Türkiye’de de hizmet vermekte olan WWF, diğer çevreci kuruluşlar gibi doğayı, denizi ve yeşil alanları koruyarak ve insanları bu konuda bilinçlendirerek başaracağını düşünmektedir. (Türkiye, 2018)
7. Türkiye’de Çevreci Sivil Toplum Kuruluşları
Tabloda da görüldüğü gibi ülkemizdeki sivil toplum kuruluşlarının %2.06’sı çevre alanında faaliyet göstermektedir. Ancak bu %2.06’lık kısmın da çok azı bilinmektedir. Çevre alanında faaliyet gösteren ancak Türkiye genelinde bilinen çevreci sivil toplum kuruluşlarının sayısı yaklaşık olarak yirmi kadardır. Bu sivil toplum kuruluşlarının Türkiye genelinde tanınmasının sebepleri arasında kurucuları ve sürekli destekleyicileri yer almaktadır.
Ülkemizdeki çevreci sivil toplum kuruluşlarının büyük bir kısmı yerel ve ulusal boyutta iken çok az bir kısmı uluslararası boyutta faaliyet göstermektedir. Türkiye’de çevre alanında etkin olarak faaliyet gösteren yirmiye yakın sivil toplum kuruluşu bulunmaktadır ve bu kuruluşlar uluslararası boyutta faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarıdır.
7.1. TEMA Vakfı
TEMA, 1992 yılında Türkiye’nin çevre sorunlarının başında gelen çölleşme ve erozyon ile mücadele etmek için kurulmuş bir sivil toplum kuruluşudur. Tema’nın yapmış olduğu “Bir Milyon Fidan” ve “Meşe Projesi” etkinlikleri Tema’nın tanınmasında önemli bir yere sahiptir.
7.2. Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı (ÇEVKO)
Geri dönüşüm çalışmaları ile bilinen ÇEVKO, Çevre ve Orman Bakanlığı’nın yetkilendirmesi ile cam, metal, plastik ve kağıt/karton türü atıklarını toplayıp geri dönüştürerek çevre kirliliğini azaltmayı amaçlamaktadır.
7.3. Çevre Koruma ve Araştırma Vakfı (ÇEV-KOR)
Çevre konusuna farklı bir noktadan bakan ÇEV-Kor’un amacı, doğal, tarihi ve kültürel varlıkları korumak ve bu konuda eğitim çalışmaları düzenlemektir.
7.4. Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV)
Kurulumunda Turizm Bakanlığı’nın etkili olduğu TÜRÇEV 1993 yılında “Mavi Bayrak Programı”nın ülkemizde başlatılabilmesi için kurulmuştur.
7.5. Çevre ve Kültürel Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı(ÇEKÜL)
Kent, havza, bölge, ve ülke ölçeğinde projeler geliştiren ÇEKÜL, projeleride doğal kaynakları ve kültürel mirası bütün olarak ele almayı amaçlamaktadır.
7.6. Doğa ve Çevre Vakfı (DOÇEV)
İsmail ABALIOĞLU önderliğinde 1996 yılında Denizli’de kurulan DOÇEV, TEMA Vakfı’nın çalışmalarına benzer çalışmaların yanı sıra pil ve çevreye zararlı elektronik atıklarını toplamayı ve geri dönüştürmeyi hedeflemiştir.
7.7. Türkiye Deniz Araştırmaları Vakfı (TUDAV)
Adından da anlaşılacağı gibi, çalışma alanı olarak denizleri seçen TÜDAV 1997 yılında kurulmuştur. Deniz Bilimleri konusunda araştırma yapmayı, deniz yaşamını korumayı ve deniz sevgisini gelecek kuşaklara aktarmayı amaç edinen TÜDAV denizle ilgili projeler geliştirmektedir.
7.8. Doğal Hayatı Koruma Derneği (DHKD)
Türkiye’nin zengin bitki ve hayvan türleri ile bunların yaşam alanlarının değerinin önemsenmesi ve koruma altında alınması üzerine çalışmalar yürütmektir derneğin amacı.
7.9. Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu (TÜRÇEK)
Türkiye’nin ilk gönüllü çevreci kuruluşlarından olan TÜRÇEK, 1972 yılında İstanbul’da kurulmuştur. Doğal varlıkların ve çevrenin korunmasına ve çevre kirliliğinin önlenmesine yönelik çalışmalar yapmaktadır.
7.10. Doğa ile Barış Derneği
Toplumun birleşik gücünü, insan ve doğa sevgisinde odaklaştırarak çevreciliği yaşama biçimi kabul eden, bilinçli üreten ve tüketen toplum oluşturma amacını taşımaktadır.
7.11. Deniz Temiz Derneği (TURMEPA)
Rahmi Koç, Deniz Ticaret Odası Derneği ve gönüllü denizcilerin desteğiyle kurulan dernek, ülke içinde Deniz Temiz Derneği, uluslararası arenada ise Turmepa ismi ile bilinmektedir. Sloganı “Yaşasın Deniz!” dernek, deniz kirliliğini önlemeye yönelik çalışmalar yapmaktadır. ”Ücretli Poşet” uygulaması ile uygulama dâhilindeki mağazaların poşetlerden aldıkları ücretler ile deniz temizleme çalışmalarına ödenek oluşturmanın yanı sıra deniz kirliliği sorununa dikkat çekmeyi amaçlamaktadırlar.
7.12. Kuş Araştırmaları Derneği
EURİN (Avrupa Kuş Halkalama Birliği) üyesi olan dernek 1998 yılında kuşları araştırmak, korumak ve bu konuda halk bilinci geliştirmek amacıyla kuş gözlemcileri ve araştırmacıları tarafından kurulmuştur.
7.13. Doğa Derneği
Türkiye’de önemli doğal alanların korunması, hayvanların doğal yaşam alanlarına saygı duyulması, kuş gözlemciliği ve birçok koruma projesi kapsamında hemcinslerinden daha özgün bir çizgi çizmeyi amaçlayan dernek 2000’li yıllarda faaliyete başlamıştır.
8. Türkiye’de Çevreci Sivil Toplum Kuruluşlarından Birisi Olarak TEMA
TEMA Vakfı, amaçlarını gerçekleştirmek için dört farklı alanda yaklaşık 10’un üzerinde proje hayata geçirmiştir. TEMA Vakfı tarafından hayata geçirilen projeler;
8.1. TEMA Vakfı’nın Projeleri
|
8.1.1. Ağaçlandırma Ve Karbon Tutma Projeleri
Bu proje ile TEMA Vakfı, ağaç ve orman sayısını artırarak hem doğal yaşamı korumayı hem de artan karbon salınımının zararlarını azaltmayı hedeflemektedir. Proje kapsamında hem ülke genelinde hem de bölgesel çapta çalışmalar yapmaktadır. Bu proje içerisinde altı çalışma yapılmıştır. Her çalışma detaylı olarak alt başlıklarda anlatılmıştır.
8.1.1.1. 81 İlde 81 Orman Projesi
TEMA Vakfı’nın en kapsamlı projesi olan 81 İlde 81 Orman Projesi, vakfın kuruluş amacını gerçekleştirmek için geliştirdiği bir projedir. 2008 yılında başlayan ve 2017 yılında tamamlanan proje, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın yardımı ve İş Bankası’nın desteği ile 81 ilde orman oluşturulmasını sağlamıştır. Proje kapsamında toplamda 2.205.000 fidan 1470 hektar alana dikilmiştir. (Vakfı, 81 İlde 81 Orman Projesi, 2017)
8.1.1.2. Ülkem İçin Ormanlar Projesi
Koç Holding’in desteği ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın yardımı ile 2008-2012 yılları arasında gerçekleştirilen ve “81 İlde 81 Orman” projesine benzer bir proje olan “Ülkem İçin Ormanlar” Projesi, yedi coğrafi bölgeden yedi ili kapsamaktadır. Proje kapsamında yer alan 7 ilde, her il için 70 hektarlık alan ve yaklaşık 100.000 fidan olmak üzere, toplamda 490 hektarlık alana 700.000 civarı fidan dikilmiştir. (Vakfı, Ülkem İçin Ormanlar Projesi, 2017)
8.1.1.3. Meşe Projesi
Halkın gönüllü desteği ve Orman ve Su işleri Bakanlığı’nın saha tesisi ve bakım çalışmaları konusundaki yardımları ile TEMA Vakfı’nın ülke genelinde yürüttüğü bir çalışmadır. Çalışma ile bozuk vasıflı yapıdaki meşe ormanlarını ve sincap, kuş gibi canlıların ortamlarını iyileştirmeyi amaçlamıştır. (Vakfı, Meşe Projesi, 2018)
8.1.1.4. Hatıra Ormanları
“
Ülkemizdeki insanların fidan dikme sevgisiyle erozyona, orman yangınlarına karşı duyarlı hale getirilmesi ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile işbirliği yaparak orman alanlarının genişletilmesi, küresel ısınmanın azaltılabilmesi için karbondioksitin tutulabileceği ağaçlandırmaların yapılması, çevreye karşı kişisel ve kurumsal sorumlulukların yerine getirilmesi ve erozyonun önlenmesidir.”(Vakfı, Hatıra Ormanları, 2013)
Ülkemizdeki insanların fidan dikme sevgisiyle erozyona, orman yangınlarına karşı duyarlı hale getirilmesi ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile işbirliği yaparak orman alanlarının genişletilmesi, küresel ısınmanın azaltılabilmesi için karbondioksitin tutulabileceği ağaçlandırmaların yapılması, çevreye karşı kişisel ve kurumsal sorumlulukların yerine getirilmesi ve erozyonun önlenmesidir.”
8.1.1.5. Sakız Ağacı Klon Parkı Projesi
Birbirinden farklı sanayi sektörlerinin hammadde kaynağı sayılan Damla sakızının üretildiği Sakız Ağaçlarını korumayı, iyileştirmeyi ve geliştirmeyi hedefleyen TEMA, projeyi 2011-2015 yılları arasında İzmir-Çeşme bölgesinde Falım Sakız’ın destekleri ile gerçekleştirmiştir. Proje ile, “Belirlenen 100 ağaçtan aşı ile üretilecek fidanlarla toplamda 1.000 adet sakız ağacının olduğu bir adet klon parkı tesis edilecek ve burada dinamik olarak korunmaları sağlanacaktır. “ (Vakfı, Sakız Ağacı Klon Parkı Projesi, 2016)
8.1.1.6. Antep Fıstığı Üretiminde Verim ve Kalitenin Artırılması
TEMA Vakfı’nın Kırsal Kalkınma Projeleri arasında da yer alan bu proje ile Gaziantep, Şanlıurfa ve Adıyaman bölgelerinde, çiftçilere alanında uzman kişilerin gönüllü katılımı ile çiftçilerin bilinçlendirilmesi ve daha etkili üretim sağlanması amaçlanmıştır. Nestle’nin destekleri ile 2011-2013 yılları arasında gerçekleştirilen proje başarıya ulaşmıştır.
8.1.2. Kırsal Kalkınma Projeleri
8.1.2.1. TEMA-BORUSAN Afyonkarahisar-Sinanpaşa Güney ve Tokuşlar Beldeleri ile Kınık, Karacaören ve Çobanözü Köyleri Kırsal Kalkınma Projesi
Afyon İli Sinanpaşa İlçesi Tokuşlar ve Güney Beldeleri ile Kınık, Karacaören ve Çobanözü Köylerinin bölge olarak seçildiği ve 2010-2014 yılları arasında Borusan Holding ( Merhum Asım KOCABIYIK) destekleri ile gerçekleştirilen projede amaç, bölge halkının çağdaş tarımsal üretime geçmesini ve yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçlamaktadır.
8.1.2.2. Antepfıstığı Üretiminde Verimin ve Kalitenin Artırılması Projesi
8.1.3. Biyolojik Çeşitlilik Koruma Projeleri
8.1.4. Çölleşme İle Mücadele Projeleri
8.2. TEMA Vakfı’nın Destekçileri
TEMA Vakfı’nın, sürekli ve proje odaklı olmak üzere yüzlerce destekçisi bulunmaktadır ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı hemen her projesinde projeye alan tahsisi ve bakım-denetim konularında yardımcı olmaktadır. TEMA Vakfı’nın başlıca destekçileri;
· İş Bankası,
· Avrupa Birliği,
· Kent Gıda,
· Koç Holding,
· Sabah Gazetesi,
· Türk Ekonomi Bankası,
· Ankara Caz Derneği
· Sezen aksu
· Vuslat Doğan Sabancı
· Birgi Sanayi A.Ş
· HSBC Bank A.Ş
· TTNET A.Ş
· Ceva Hayvan Sağlığı A.Ş
· İstanbul Turizm Otelcilik
Ayni destekçileri,
· Dünya Gazetesi,
· Elle Dergisi
· Hürriyet Gazetesi
· Magma Dergisi
· Cumhuriyet Gazetesi
· Milliyet Gazetesi
· Sabah Gazetesi
· Habertürk Gazetesi
Ek
Alan çalışması
AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ
İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ
SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ
ANKET ÇALIŞMASI
Yapmış olduğumuz bu anket çalışması; Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencilerinin sivil toplum kuruluşlarına olan ilgilerini değerlendirmek amaçlıdır. Siz değerli katılımcılarımızdan isim-soy isim ve kimlik/öğrenci numarası gibi kişisel bilgilerinizi almayacağız ve vereceğiniz cevaplar da hiçbir kişi ya da kurum ile paylaşılmayacaktır. Katılımınız için teşekkür ederiz.
Soru 1) Sivil toplum kuruluşu kavramı ile daha önce karşılaştınız mı?
Evet
Hayır
Soru 2) Sivil toplum kavramı aşağıdaki tanımlardan hangisidir?
Özel ve kamu kuruluşu olmayan, gönüllülük esası ile kurulmuş bir toplumdur.
Belli bir ücret karşılığında üye olunup faaliyet gösteren toplumdur.
Soru 3) Sivil toplum kuruluşlarına nasıl üye olunur?
Belirli bir ücret karşılığında
Gönüllülük esası ile
Soru 4) Bugüne kadar herhangi bir sivil toplum kuruluşunun etkinliğine katıldınız mı? Katıldıysanız hangi alanda yer almaktadır?
Evet
Eğitim
Sağlık
Çevre
Hayır
Soru 5) Sivil toplum kuruluşları faaliyetlerini nasıl gerçekleştirmektedir?
İnsanlardan zorla para alarak
Gönüllü yardımcıların duyarlılığı ve yardımları ile
Soru 6) Bir sivil toplum kuruluşuna üye olmak isteseydiniz hangi alanda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşuna üye olmak isterdiniz?
Eğitim
Sağlık
Çevre
Soru 7) Sivil toplum kuruluşlarının üniversitemizdeki faaliyetlerinden haberdar mısınız?
Evet
Hayır
Soru 8) Sivil toplum kuruluşlarının üniversitemizdeki faaliyetlerini yeterli buluyor musunuz?
Evet
Hayır
Soru 9) Çevre alanında faaliyet gösteren bildiğiniz herhangi bir sivil toplum kuruluşu var mı?
Evet,
TEMA
Greenpeace
HAYTAP,
Turmepa
ÇEKÜL
TÜDAV
ÇEVKOR
ÇEKÜD
ÇEVKO
TÜRÇEV
TÜDAV
Hayır
Soru 10) Türkiye’deki çevreci sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerini yeterli buluyor musunuz?
Evet
Hayır
Soru 11) TEMA Vakfı hakkında bir bilginiz var mı?
Evet
Hayır
Soru 12) Sizce TEMA Vakfı’nın temel amacı nedir?
Arama/Kurtarma
Tarih
Eğitim
Tarım
Ağaçlandırma
Erozyonla mücadele
Doğal varlıkları koruma
Soru 13) TEMA Vakfı’nın aşağıdaki faaliyetlerinden hangilerini biliyorsunuz?
81 İlde 81 Orman Projesi
Ülkem İçin Ormanlar Projesi
Meşe Projesi
Hatıra Ormanları
Sakız Ağacı Klon Parkı Projesi
Soru 14) TEMA Vakfı’nın faaliyetlerini yeterli buluyor musunuz?
Evet
Hayır
Soru 15) Bu anket sizde sivil toplum kuruluşları hakkında merak uyandırdı mı?
Evet
Hayır
Kaynakça
Akdeniz, G. (2014). Biz Kimiz? Greenpeace Akdeniz: http://www.greenpeace.org/turkey/tr/about/ adresinden alındı
Başkanlığı, D. D. (2017). Derneklerin Faaliyet Alanlarına Göre Dağılımı. Dernekler Dairesi Başkanlığı: https://www.dernekler.gov.tr/tr/AnasayfaLinkler/derneklerin-faaliyet-alanina-gore.aspx adresinden alındı
Başkanlığı, D. D. (2017). Derneklerin Faaliyet Alanlarına Göre Dağılımı. Dernekler Dairesi Başkanlığı: https://www.dernekler.gov.tr/tr/AnasayfaLinkler/derneklerin-faaliyet-alanina-gore.aspx adresinden alındı
Başkanlığı, D. D. (2017). Yıllara Göre Faal Dernek Sayıları. Dernekler Dairesi Başkanlığı: https://www.dernekler.gov.tr/tr/AnasayfaLinkler/yillara-gore-faal-dernek.aspx adresinden alındı
Türkiye, W. (2018). Biz Kimiz. WWF Türkiye: http://www.wwf.org.tr/bizkimiz/ adresinden alındı
Vakfı, T. (2017). 81 İlde 81 Orman Projesi. TEMA: http://www.tema.org.tr/web_14966-2_1/entitialfocus.aspx?primary_id=77&type=55&target=categorial1&detail=single&sp_table=&sp_primary=&sp_table_extra=&openfrom=sortial adresinden alındı
Vakfı, T. (2017). Ülkem İçin Ormanlar Projesi. TEMA: http://www.tema.org.tr/web_14966-2_1/entitialfocus.aspx?primary_id=217&type=55&target=categorial1&detail=single&sp_table=&sp_primary=&sp_table_extra=&openfrom=sortial adresinden alındı
Vakfı, T. (2018). Çalışmalarımız. TEMA Vakfı: http://www.tema.org.tr/web_14966-2_1/neuralnetwork.aspx?type=144 adresinden alındı
0 Yorumlar